ABD ve Çin ilişkileri ticaret, güvenlik, askeri sorunlar, çevre kirliliği ve koronavirüs salgınında karşılıklı suçlama gibi birçok alanda ihtilaf içerisindeyken son olarak üst düzey bir ABD’li yetkilinin Tayvan’a ziyaret gerçekleştirmesi Çin’in tepkisine neden oldu. ABD'nin Ekonomik Büyüme, Enerji ve Çevre İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Keith Krach, 3 günlük ziyaret kapsamında Tayvan’ın başkenti Taipei’ye gitti. Krach ziyareti kapsamında Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen ile görüştü. Krach son 40 yılda Tayvan’ı ziyaret eden en üst düzey ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi. Geçen ay da ABD Sağlık Bakanı Alex Azar Tayvan’ı ziyaret etmişti. Çin, ABD’nin bu ziyaretine tepki göstermiş ve ziyareti gerçekleştiren kişi ve kişilerin bağlı oldukları şirketlere yaptırım uygulanacağını açıklamıştı. Krach’ın ziyareti, Çin’in Tayvan’ı izole etme girişimine karşı durmak isteyen Trump yönetiminin artan çabasının bir yansıması olduğu yönünde değerlendiriliyor.

Keith Krach'ın, Tayvan ziyareti sırasında, Çin ordusu Tayvan Boğazı'nda askeri tatbikata başladı. Çin Savunma Bakanlığı Sözcüsü Ren Quoqiang düzenlediği basın toplantısında, "Tayvan Boğazı'ndaki mevcut durum, ulusal güvenlik ve bölgesel bütünlüğü korumak adına bu tatbikatları meşru ve gerekli kılıyor" dedi ve sözlerine Tayvan'ın dış müdahaleye ihtiyacı olmadığını, konunun tamamen Çin'in içişleri ile ilgili olduğunu ekledi. 

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin de ABD'nin son aylarda Tayvan’a üst düzey devlet yetkililerini göndermesini sert bir dille kınadı. Wenbin ABD’nin ihtilaflı adayla ilişkiler kurmasının Çin'in toprak bütünlüğüne müdahale olduğu savunarak "Tayvan Çin topraklarının ayrılmaz bir parçasıdır. Tayvan meselesi Çin'in iç sorunudur. Çin'i Tayvan sorunu ile köşeye sıkıştırmaya ve dış destek sağlamaya yönelik her girişim başarısızlığa mahkumdur. Çin, kendi ulusal egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ayrılıkçı hareketlere ve dış güçlerin müdahalesine karşı korumaya kararlıdır." ifadelerini kullandı. Wenbin, ABD’nin hatalarını düzeltmesini, ABD’li askeri ve resmi yetkililerin Tayvan’la bağlantı kurmamasını, Çin’in iç işlerine karışmamasını, Çin-ABD ilişkilerini zedeleyecek ve Tayvan Boğazında barış ve istikrarı bozucu eylem ve söylemlerden kaçınmasını istedi.