Biden ve Putin Nükleer Anlaşmayı Uzatma Konusunda Anlaştı
January 30, 2021ABD Başkanı Joe Biden göreve geldikten sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ilk telefon görüşmesini gerçekleştirdi. Putin'in ABD'n
ABD Başkanı Joe Biden göreve geldikten sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ilk telefon görüşmesini gerçekleştirdi. Putin'in ABD'nin yeni başkanı Biden'ı tebrik ettiği görüşmede başta acil olarak çözülmesi gereken Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması (Yeni START) olmak üzere ABD’nin Açık Semalar Anlaşması’ndan tek taraflı çıkışı, İran nükleer programıyla ilgili Ortak Kapsamlı Eylem Planı’nın sürdürülmesi ve koronavirüs salgını gibi konular elealındı.
Görüşmede Rusya’nın sorumlu tutulduğu SolarWinds siber saldırıları ve Rusya’nın Afganistan’daki Amerikan askerlerinin başına ödül koyduğu iddiaları, Aleksey Navalny konusu ve Rus güvenlik güçlerinin barışçıl protestoculara müdahalesi gibi güncel ve ihtilaflı konulara da değinildiği açıklandı. Konuşma sonunda liderlerin görüşmeleri şeffaf ve uyumlu bir biçimde sürdürme ve ilişkileri karşılıklı çıkarlara dayalı olarak normalleştirme yönünde hemfikir kaldıkları belirtilirken Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada Biden’ın Rusya'nın kendilerine veya müttefiklerine zarar veren eylemlerinin karşısında ABD'nin ulusal çıkarlarını savunacağını açık şekilde ifade ettiğine de vurgu yapıldı.
Rusya ve ABD'nin nükleer silahlarının sınırlandırılmasını içeren ve her iki tarafın da konuşlu durumdaki nükleer savaş başlıklarının sayısını Soğuk Savaş döneminin aşağısında tutmalarını öngören Yeni START anlaşmasının geçerlilik süresi 5 Şubat 2021’de doluyor. Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması INF'nin yenilenmeyip resmen yürürlükten kalkması sonrası Yeni START geçerliliğini koruyan tek anlaşma olarak kalmıştı. Seçim kampanyası sürecinde rakibi Donald Trump’ı Rusya’ya karşı yumuşak bir siyaset izlemekle eleştiren hatta Trump’ı Putin’in kuklası olmakla itham edem Biden, Rusya karşıtı söylemlerine rağmen seçilirse Yeni START anlaşmasının uzatılmasından yana olacağını beyanetmişti.
5 Şubat’ta süresi dolacak olan Yeni START anlaşmasını uzatma niyetinde olduğunu daha önce de açıklayan Biden, görevi devralmasının hemen ardından aciliyet arz eden bu sorunu çözmek için Putin’le bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İki liderin de anlaşmayı uzatma kararı almasıyla Rusya ABD arasında başlaması muhtemel yeni bir nükleer silahlanma yarışının önü kesilmiş oluyor. Anlaşmanın uzatılmasıyla ilgili iki ülke arasında gerçekleştirilen diplomatik notadeğişiminin ardından tarafların, nükleer füze cephaneliklerinin karşılıklı olarak sınırlandırılmasına yönelik uluslararası yasal mekanizmanın işleyişinin sürdürülmesi için gereken tüm prosedürleri kısa sürede tamamlaması bekleniyor. Putin Biden’la görüşmesinin ardından Yeni START anlaşmasının 5 yıl uzatılmasıyla ilgili Duma’ya sunduğu yasa tasarısı ertesi gün onaylandı. Biden’ın ise anlaşmanın uzatılması hususunda Kongre’den onay alması gerekmiyor.
ABD ve Rusya arasında Yeni START anlaşmasının uzatılması yönünde görüşmeler uzun süredir devam ediyordu. Eski Başkan Trump’ın, ABD ve Rusya arasındaki nükleer silahların kontrolü görüşmelerine Çin’in de dahil olmasını istemesi nedeniyle anlaşmada bir sonuç elde edilememişti. Kremlin yönetimi müzakere sürecinde Yeni START anlaşmasını önkoşulsuz ve ültimatomsuz bir şekilde mevcut haliyle 5 yıllık veya daha kısa bir süre için, uzatmaya hazır olduklarınıbelirtmişti. Moskova yönetimi, ABD’nin öne sürdüğü “Çin’in dahil olması” şartının anlaşmayı zora soktuğunu ve Çin’in böyle bir anlaşma için hazır olmadığını savunmuştu.
Anlaşmada uzatma sağlanırsa gelecekte Çin’in de bu anlaşmaya katılabileceğini ama nihai kararın Çin hükümetine ait olduğunu vurgulamıştı. Joe Biden’ın başkan seçilirse Yeni START anlaşmasının uzatılmasından yana olduğunu beyan etmesi üzerine Kremlin, ABD başkanlık seçimi sonuçlarını bekleme kararı almıştı. Anlaşma ile şu anda iki tarafın en fazla 1550 adet konuşlandırılmış nükleer savaş başlığı bulundurmasına izin veriliyor. Çin’in nükleer envanteri hızla büyüse de hâlâ Rusya ve ABD’ninkine kıyasla çok daha az sayıda bulunuyor.