Trump yönetimi, Irak'ı, Şii milislerin ABD tesislerine yönelik roket saldırılarını durdurmazsa, Bağdat'taki büyükelçiliğini kapatacağı yönünde uyardı. Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih ve Başbakan Mustafa el-Kazımi ile yaptığı telefon görüşmelerinde, Bağdat'taki Amerikan büyükelçiliğini kapatma yönündeki ikazlarını gündeme getirdi. Irak’ta hükümet binaları ve ABD büyükelçiliği ile diğer yabancı elçilik ve diplomatik misyon binalarını içeren Yeşil Bölge neredeyse her gün Katyuşa roketleri ile yapılan saldırıların hedefi oluyor. Washington Post yazarı David Ignatius’un konuyla ilgili köşe yazısında, büyükelçiliğin kapatılması durumunda Şii milislere karşı ağır Amerikan hava saldırılarının yeniden başlatılmasının da ihtimal dahilinde olduğu savunuluyor.

ABD Bağdat Büyükelçisi Matthew Toller Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin’e politik kararın Başkan Trump tarafından verildiği ve iki ülkenin ilişkilerinde yeni bir döneme girdiğini söyledi. İki Iraklı yetkili de ABD'nin gelecek birkaç ay içinde Bağdat'taki büyükelçiliği kapatmaya yönelik ön adımlar atmaya başladığını, kapatmanın Amerikan askerlerinin Irak'tan çekilmesiyle eş zamanlı gerçekleşebileceğini ancak Irak Kürt Bölgesel Yönetimi başkenti Erbil'deki Başkonsolosluğun açık tutulacağını belirtti.

Pompeo’nun uyarılarına cevaben Irak medyasında çıkan haberlere göre, aralarında Amerikan karşıtı Mukteda el-Sadr gibi isimlerin de olduğu ülkedeki birçok siyasi grup Irak’ın çıkarlarına hizmet etmediği için saldırıları durdurma çağrısında bulundu. Öte yandan Mukteda el-Sadr kendi internet sayfasından yaptığı açıklamada yıl sonuna kadar Amerikan askerlerinin geri çekilmesi tamamlanmazsa saldırıların daha sert bir şekilde yeniden başlayacağını belirtti.

Konuyla ilgili yayınlanan bir analize göre Washington’un büyükelçiliği kapatma kararının İran etkisindeki silahlı gruplara karşı mücadele veren ve önemli başarılar kazanan Mustafa el-Kazimi yönetimini zor durumda bıraktığı düşünülüyor. Öte yandan Amerikan güçlerinin Irak'tan çekilmesi diğer koalisyon güçlerinin de geri çekilmesini tetikleyeceği ve bölgede İran ve Rusya kontrolündeki güçlerin hâkim olacağı savunuluyor. Amerikan elçiliğinin kapatılması ve yabancı silahlı kuvvetlerin ülkeden çekilmesi İran destekli grupların “rüyalarını süsleyen bir başarı” olduğu için bunun gerçekleşmesi Tahran açısından büyük bir propaganda zaferi anlamına geliyor ki bu Süleymani ve Mühendis’in öldürülmelerinden beri Irak’ta sağlanan olumlu gelişmeleri heba etmek anlamına geliyor. Bu durumun İran’a kolay bir zafer hediye etmekle eşdeğer olduğu vurgulanıyor. Analize göre Amerikan ordusu ne kadar güçlü olursa olsun siyasi netice almada o kadar etkili olamıyor ve Pompeo’nun yaptığı gibi kamuoyuna açık tehditler genellikle istenilen sonuçları doğurmuyor.

Başkan Trump’ın gerek Afganistan ve gerek Irak’taki Amerikan varlığını azaltmak ve nihai olarak çekilmek istediği biliniyor. Öte yandan Irak’ta İran’ın nüfuzunun artmasının hem İsrail hem ABD’nin çıkarlarına aykırı olduğu analizi üzerinden Bağdat hükümetinin İran’a ve İran yanlısı milislere karşı daha güçlü tavır koyması talep ediliyor. Uzun süredir devam eden bu dinamiğin devam etmesi şaşırtıcı değil.