Başkan adayları Trump ve Biden 3 Kasım'a günler kala kampanyalarını salıncak eyaletlere yoğunlaştırdı. Başkan Trump ve eşi Melania Trump, cumartesi günü Florida’nın West Palm Beach kentindeki bir kütüphanede sandığa giderek seçime 10 gün kala oy kullandılar. Trump oyunu kullanımının ardından gazetecilere "oyumu Trump isminde birine verdim" dedi. Başkan Yardımcısı Mike Pence ve eşi Karen da oylarını cuma günü Indianapolis’te kullanmışlardı. Florida’da oy kullandıktan sonra Trump, seçimin anahtar eyaletlerinden olan North Carolina, Ohio ve Wisconsin’de art arda üç miting düzenledi. Trump, mitinglerde Biden’ı hedef alarak Covid-19, ekonomi, kanunlara itaat ve sosyal güvenlik konularında rakibine eleştirilerde bulundu. 

Biden cumartesi günü Pennsylvania’da iki ayrı arabalı miting düzenleyerek destekçileri ile bir araya geldi. Biden’ın Bucks County mitingi esnasında Trump destekçisi bir grup araba kornalarına basıp Trump bayrakları sallayarak Biden’ın mitingini sabote etmeye çalıştılar. Biden "gururlu bir Demokrat olarak çalışıyorum ancak ülkeyi bir Amerikan Başkanı olarak yöneteceğim, oradaki mikrofonlu aptallar da dahil olmak üzere beni desteklemeyenler için çok çalışacağım. Bu başkanın işi" ifadelerini kullanarak bu gösterilerden Trump’ı sorumlu tuttu.

Biden pazar gününü Delaware’deki evinde geçirmeyi tercih ederken Trump New Hampshire’de kalabalık bir miting gerçekleştirdi. Trump, "hem Hillary hem de Biden sahtekarlar ancak aralarında fark var; Hillary de çok uykucu ama Biden’dan daha enerjik ve akıllı biri" diyerek rakibini küçümseyen ifadeler kullandı. New Hampshire’deki mitinginde Trump, Ermeniler için "inanılmaz insanlar, kıran kırana savaşıyorlar" yakıştırması yaptı.

Başkan Yardımcısı Pence’in özel kalem müdürü Marc Short, yakın yardımcısı Zach Bauer ve danışmanı Marty Obst dahil olmak üzere Pence’nin çevresindeki en az beş kişide Covid-19 teşhis edildi. Beyaz Saray yetkililerine göre Pence ve eşi Karen’ın pazar günü yaptırdıkları Covid-19 testleri negatif sonuçlandı. Pence, temas halinde olduğu yakın çevresindeki birçok kişiye Covid-19 tanısı konulmasına rağmen karantinaya girmeyi reddederek ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri prensiplerine karşı geliyor. Diğer yandan, medyada yer alan bazı haberlere göre Beyaz Saray, seçim öncesinde yeni bir krizin doğmasını önlemek için Pence’nin ekibinde tespit edilen Covid-19 vakalarını gizlemeye çalışıyor.

Seçimden bir önceki haftada kampanya etkinliklerine kararsız seçmenlerin yoğunlukta olduğu eyaletlerde ağırlık veren başkan adayları artık sona doğru yaklaşıyor. Özellikle anketlerde Biden'ın yaklaşık 7-8 puan gerisinde kalan Trump için zaman tükeniyor. Trump, 2016 seçimlerine göre anketlerde daha kötü bir performans gösteriyor. Dört sene önce de Clinton'ın gerisinde kalan Trump, bu son haftalarda aradaki farkı hızla kapatıyordu. 2020 seçimleri öncesinde ise Trump'ın Biden ile arasındaki farkı kapatması çok daha zor görünüyor. 

CNN’de paylaşılan bir analize göre, Kamala Harris’in, Biden’ın kampanya yardımcısı olarak göreve gelmesinin ardından Biden kampanyasına kadınlardan gelen bağışlarda bir hayli artış yaşandı. Kadınların gönderdiği bağışlar, Biden’ın Trump kampanyasından daha fazla bağış toplamasında en önemli etkenlerden biri oldu. Seçimlerde belirleyici faktörlerden biri olan kadınlar arasında yapılan anketlerde Biden, Trump'ın önünde yer alıyor.

Seçim öncesinde elde edilen verilere göre önceki seçimlere kıyasla gelecek seçim için sandığa giden siyahi seçmenlerin sayısında artış görünüyor. CNN ile yapılan röportajlara göre siyahi vatandaşlar, ırksal adaletsizlik ve polis şiddeti konularında oldukça endişeliler. Ayrıca Trump'ın beyaz üstünlüğünü kınamaktan kaçınması kendilerini daha da değersiz hissetmelerine sebep oluyor ve Anayasa Mahkemesi'nin Obama dönemi sağlık reformu yasasını yürülükten kaldırmasından da korkuyorlar. Bu yüzden birçoğu hayatlarının en önemli seçimi olduğunu söylüyor. Posta görevlilerinin postalanan oyları teslim etmediği konusunda çıkan haberlerin ve Trump’ın postayla kullanılan oyları sorgulamasının ardından postayla oya güvenleri azalan siyahi seçmenler sandıklara gitme eğilimi gösteriyorlar. 

Pazartesi günü her iki başkan adayı da Pennsylvania’da seçmenler ile bir araya geldi. Trump gün içerisinde üç ayrı yerde büyük ve kalabalık mitingler düzenlerken Biden bir grup destekçisi ve gazetecilerle düşüncelerini paylaştı. Geçen hafta Covid-19’dan dolayı temkinli davranan ve az etkinlik düzenleyen Biden, seçimin son haftasında tekrar seçmenlerle buluştu.

Pazartesi günü Philadelphia'da iki polis memuru, kendilerine karşı elinde bıçak tutan 27 yaşındaki siyahi Walter Wallace Jr.'u annesinin gözleri önünde vurdu. Polis şiddetine karşı son aylarda artan protesto gösterileri, Philadelphia'da yaşanan bu olayın ardından tekrar tırmanışa geçti. Biden kampanyası, Walter Wallace Jr.’nin hayatını kaybettiği olay hakkında  internet sitesinden yaptığı paylaşımda tepki göstererek siyahilere karşı artan polis şiddeti olaylarının kabul edilemez olduğunu ifade etti. 

Trump ise korkunç bir olaya şahit olduğunu belirtti ve Demokrat Philadelphia Belediye Başkanı Jim Kenney'yi yaşanan olayın ardından protesto gösterilerini ve yağlamaları görmezden gelmekle suçladı. Trump kampanyası bir TV reklamı yayınlayarak Biden’ın yaşanan benzer olaylardan sonra "şiddet olaylarını kınamayı reddettiğini" öne sürdü. Bu gibi reklamlar Trump'ın  ülke çapındaki banliyö seçmenlerini kanun ve nizam söylemiyle geri kazanma çabalarının bir ürünü olarak öne çıkıyor.

Biden, 1992’den bu yana gelenekselleşmiş hale gelen Cumhuriyetçi bir eyalet olan Georgia’da salı günü seçmenler ile bir araya geldi. Georgia’nın başkenti Atlanta’da ve Warm Springs kentinde iki ayrı etkinlik düzenleyen Biden, eyaletteki seçmenlere, ülkeyi krizlere maruz bırakan Trump’tan kurtarıp kendisinin iyileştirmesine fırsat vermeleri çağrısında bulundu. Biden, "eğer Georgia’yı kazanırsak, herşeyi kazanırız" dedi ve bir adaydan daha çok seçilmiş bir başkan gibi konuşarak kendisini ülkenin kaderi olarak göstermeye çalıştı. Trump kampanyası, dört sene önce Clinton’ın olduğu gibi Biden’ın da kendisinden çok emin olduğunu belirterek Georgia gibi kazanamayacağı eyaletlerde zaman harcadığını öne sürdü.

Trump kampanyasının salı günü oldukça yoğun bir programı vardı. Melania Trump düzenlediği ilk kampanya etkinliğinde Pennsylvania’da seçmenler ile bir araya gelirken Başkan Trump, Nebraska, Michigan ve Wisconsin eyaletlerinde kalabalık mitingler düzenledi. Trump, banliyölerde yaşayan kadınlara "kocalarınızı işlerine geri kavuşturduk" diyerek oylarını talep etti ancak bu ifadeleri birçok kadın tarafından tepki çekti. 

Trump’ın Nebraska’nın Omaha kentindeki Eppley havalimanında düzenlediği miting sonrasında yüzlerce destekçisi havalimanında mahsur kaldı ve miting alanından ayrılabilmek için 3 saat boyunca soğuk havada otobüs bekledi. Trump'ın kalabalık etkinlikler düzenlemesi Covid-19'a davetiye çıkarıyor ve yoğun tepkiyle karşılaşmasına sebep oluyor. Trump'ın dört sene önce kazandığı Nebraska gibi eyaletlerde kampanya etkinliklerine  ağırlık vermesi sebebiyle savunma yaptığı, Biden'ın ise Georgia gibi geçmiş seçimlerde Cumhuriyetçilere destek veren eyaletlere yönelmesiyle ofansta olduğu söyleniyor.

Trump kampanyasının internet sitesi hackerlar tarafından tahrip edildi. Tahrifat yaklaşık yarım saat sürdü ve sonrasında internet sitesi tekrar geri yüklendi. Trump kampanyasının sözcüsü Tim Murtaugh, iddiaları onaylayarak hassas içeriklerin sitede bulunmadığı için herhangi bir zararın söz konusu olmadığını söyledi. 

Trump seçime altı gün kala çarşamba günü, 1952 başkanlık seçimlerinden bu yana sadece 1996 seçimlerinde Demokratların üstün gelebildiği Arizona eyaletinde seçmenlerle buluştu. Trump, Covid-19 vakalarının ABD’de zirve yaptığı son günlerde destekçilerinin sağlığından ziyade yeniden seçilme kampanyasına öncelik vererek kalabalık mitinglerine Arizona’nın Bullhead City ve Goodyear kentlerinde devam etti. Ekonomik kalkınma ve Covid-19’dan kurtulma hususlarında güven aşılamaya çalışan Trump, Biden’a ve medya kuruluşlarına alışılagelmiş eleştirilerini yöneltmeye devam etti. 

Trump’ın "Mars’a kadın astronot gönderen ilk ülke olmak istiyorum" ifadesinin üzerine destekçilerinden biri "Nancy Pelosi’yi gönder" karşılığını verdi ve mitingte gülünç bir an yaşandı. Trump’ın Bullhead City mitingi bölgesinde uygulanan geçici uçuş kısıtlamasını ihlal eden bir özel uçağa Kuzey Amerika Havacılık ve Uzay Savunma Komutanlığı (NORAD) bünyesine ait bir F-16 savaş uçağı müdahalede bulundu.  Durumdan haberdar olmayan Trump, F-35 zannettiği uçak için "bu sesi seviyorum" derken katılımcılardan da "A-B-D" sloganları yükseldi. Trump’ın Arizona mitingleri sırasında Demokrat Başkan Yardımcısı adayı Harris de Arizona’nın Phoenix ve Tucson kentlerinde mitingler düzenledi.

Demokrat Başkan adayı Biden, memleketi olan Delaware’in Wilmington kentinde eşi Jill Biden ile birlikte çarşamba günü sandığa giderek oy kullandı. Biden oy kullanmasının ardından gazetecilerle bir araya gelerek sağlık planı hakkında konuştu. Obama dönemi sağlık reformu yasasını geliştirmeye yönelik düşüncelerini paylaşan Biden, Cumhuriyetçilerle beraber çalışabileceğini dile getirdi. 

Perşembe günü her iki başkan adayı da seçim kampanyalarına, kazananı belirleyecek eyaletlerden biri olan Florida’dadevam etti. Biden, Florida’nın Tampa ve Broward County bölgelerinde sosyal mesafenin gözetildiği "arabalı mitingler" düzenleyerek destekçileri ile buluştu. Trump ve yönetiminin milyonlarca insanın hayatını kötü etkilenmesine sebep olduklarını ve Covid-19 ile mücadelede sınıfta kaldıklarını belirten Biden, "eğer Florida maviye dönerse bu iş tamamdır" diyerek bu salıncak eyaletin kilit önemine vurgu yaptı. Biden, "Trump beyaz üstünlüğünü kınamaktan kaçarken biz ırksal adaleti sağlayacağız" diyerek ülke geneline yayılmış olan ırkçılık karşıtı protestolara da değindi. Biden özellikle Kübalılar olmak üzere Latinleri gündemine alarak "Yeni Küba politikası için oy kullanmalıyız, şu anki yönetimin yaklaşımı işe yaramıyor. Küba’da dört sene öncesine göre bir değişiklik yaşanmadı, hala özgürlüğe ve demokrasiye yaklaşamadı" ifadelerini kullandı.

Demokrat rakibi Biden gibi Trump da perşembe günü Florida’nın Tampa kentinde destekçileri ile bir araya geldi. Ancak Trump’ın miting ortamı, kalabalık ve pandemi tedbirlerinin göz ardı edilmesi sebebiyle Biden’ın miting ortamından oldukça farklıydı. Trump, ırkçılık karşıtı gösterilere tepki gösterirken solcu bir hareket olan ANTIFA’yı bir gruptan ziyade bir fikir olarak kabul eden Biden’a eleştiriler yöneltti. Trump’ın bir saatten daha az konuştuğu mitingte sıcak ve bunaltıcı havadan etkilenen yaklaşık 17 katılımcıya tıbbi müdahalede bulunuldu. Biden’ın ve partisinin sosyalist olduğunu iddia eden Trump, Latin Amerika’nın sosyalist rejimlerden kaçıp Amerika’ya gelen Latinlere "Ben başkan olduğum sürece, Amerika asla sosyalist bir devlet olmayacak" diyerek Latinleri kendisine oy vermeye davet etti. Seçime günler kala başkan adayları seçim kampanyalarının yönünü Latinlerin çoğunlukta yaşadığı eyaletlere çevirdi.

Cuma günü Demokrat Başkan Yardımcısı adayı Kamala Harris, 1976 yılından bu yana Cumhuriyetçi bir eyalet olan Texas’ta seçim kampanyasını yürüttü. Eyalette yapılan anketlerde Trump önde olsa da Biden farkı kapatıyor. Trump ve Biden, cuma günü seçimin kaderini belirleyecek Minnesota ve Wisconsin gibi önemli eyaletlerde miting düzenledi.Adaylar mitinglerde seçmenlerle buluşurken, Kongre’deki Cumhuriyetçiler de teknoloji şirketlerini sorguya çekerek Trump’ın ve muhafazakarların sansürlendiğini iddia ediyorlar. Geçtiğimiz haftalarda New York Post’un Joe Biden ve oğlu Hunter Biden’ın yolsuzluk yaptığı yönündeki paylaşmış olduğu haberin yayılmasını engelleyip sansür uyguladıkları gerekçesiyle Cumhuriyetçi Senatörler, Google, Facebook ve Twitter CEO’larının Senato’da ifade vermeleri için talepte bulunmuşlardı. Senato Ticaret Komisyonu yönetimi altında çarşamba günü Senato’da  gerçekleşen oturuma, Twitter'dan Jack Dorsey, Facebook'tan Mark Zuckerberg ve Google'dan Sundar Pichai katıldı. Ticaret Komisyonu üyeleri, sosyal medya konuşmaları, medya platformlarının sebep oldukları zararlar ve seçimlere etkileri konularında CEO’lara 120’den fazla soru yönelttiler. Cumhuriyetçiler, şirketlerin muhafazakar görüşleri bastırdığını ve sansür uyguladığını iddia ederken Demokratlar ise meslektaşlarını siyasi kazanç sağlamak için "sahte" bir oturum düzenlemekle suçladı. Cumhuriyetçilerin hedefinde ağırlıklı olarak Twitter CEO’su Jack Dorsey varken Demokratlar ise daha çok Facebook lideri Mark Zuckerberg’e sorularını yönelttiler. Cumhuriyetçi Senatör Ted Cruz, "Seni hangi lanet olası kişi seçti?" diye sorarak Dorsey'i azarladı ve New York Post’un haberini muhafazakarları sansürlemekle suçladı. Demokratlar, Cumhuriyetçilerden daha farklı olarak teknoloji şirketlerini dezenformasyon ve aşırılığın yayılmasını durdurma çabaları konusunda onları teşvik edici bir yaklaşım benimsediler.